Tıp Fakültesine ilk başladığımız günler, bizim için en büyük hedef "kadavra" görmekti. Aynı amaç uğruna toplanmış 5 genç olarak, ikinci dönem zaten derslerde işleyeceğimiz anatomi personeline gidip yalvar yakar kadavra havuzundan kadavralara bakmıştık. Kimimiz kadavrayla fotoğraf bile çekilmiştik.
O sıralar, eş dost ortamlarının da en popüler sorusu "Kadavra görüyor musunuz?" olurdu, hatta bu geyik son sınıfa kadar sürerdi. O zamanlar tabu kadavra görmekti.
Son zamanlarda yaptığım gözlemler sonucunda fark ediyorum ki, zamane tıp fakültesi öğrencileri hatta doktor olmak isteyen lise öğrencilerinin hiç biri kadavrayı merak etmiyorlar. Herkes ameliyat görme peşinde... Ben ki çok uzun yıllardır cerrah olmak isteyen biriyim, ben bile ilk kez ameliyathaneye 5. sınıfta girmiştim. Televizyonlarda yayınlanan diziler ve filmler sağlık sektörünü o kadar pompalıyor ki, liseli gençler gereğinden fazla bir beklentiye giriyor. Oysa şu anda tıp fakültelerinde okuyan öğrencilerin çoğunun hayal kırıklığı içinde olduğuna ama aile ve mahalle baskısı sayesinde bir şekilde bunu sürdürdüklerine eminim. Yanlış tercih başlı başına ayrı bir konu tabi...
5 yorum:
Evet öyleydi bizim zamanımızda kadavra görmek büyük olay, mutlaka bir de resim çekilirdi. Soran konu komşuya da o resimler gösterilirdi.
El ele kol kola fotoğraflarımız vardı. ağır formaldehid kokusu...
bodyworlds sergisini gördükten sonra,gözümüz,burnumuz yanarak o kapkara kupkuru kadavralarla uğraşan halimize acıdım:)
O adamınki sanat olmuş daha çok, derste işlemeye kıyamazdım ben olsam
Ben de tıp fakultesinde okuyan bi arkadasimdan rica edip kadavraları gormustum. Sadece o, ben ve ordaki gorevli. Havuzda yuzen bedenler, masada yatan yarısı kesilmiş diger yarısı saglam bedenler.
Belki de bu yuzden 15 gun once olen babamın bedenine buz gibi bakabildim, kormadan. Optum onu defalarca yıkandıktan önce ve sonra..
Yorum Gönder